logo

Sağlıklı ve mutlu günlere...

Hafif, ferah ve sağlıklı bir hayata ulaşmak için yardıma ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız; binlerce başarılı danışman ve yılların tecrübesiyle yanınızdayız.
Çalışma Saatlerimiz
Monday - Friday 09:00 - 17:00
Saturday - Sunday KAPALI
Galerimizden...

Pazartesi - Cumartesi 9.00 - 17.00 Pazar KAPALI

Turgut Özal Mahallesi 2167. Sokak No:3B Akkent 6 Twins B Blok No:46 Batıkent / ANKARA

Yukarı
Diyetisyen Merve KUŞCU / Makaleler  / Glutatyon (GSH): Kendisi Küçük, Etkisi Büyük

Glutatyon (GSH): Kendisi Küçük, Etkisi Büyük

Glutatyon Nedir?

Glutatyon (GSH), glutamik asit, sistein ve glisin adlı üç amino asitten oluşan küçük bir proteindir. Hücrelerin içinde yüksek miktarda bulunur. Ayrıca proteinlerin yapısını korur, bazı biyolojik reaksiyonlarda yardımcı (koenzim) görev üstlenir. Bunun yanında amino asitlerin taşınmasında, proteinlerin ve DNA’nın üretilmesinde önemli rol oynar.

Esasen hepatik (karaciğer) hücrelerinde sentezlenen glutatyon, hücrelerin çoğunda yüksek konsantrasyonda farklı formlarda depolanır.

Antioksidan ve Koruyucu Rolü

Glutatyon, serbest radikaller, peroksitler ve ağır metallere karşı hücreleri koruyan güçlü bir antioksidandır. Hücre içindeki oksidatif stresin dengede kalmasını sağlar. Bu rolü sayesinde hücrelerin DNA, protein ve yağ benzeri bileşenleri güven içinde kalır.

GSH / GSSG Dengesi ve Yenilenme

Glutatyon iki formda bulunur: indirgenmiş hali (GSH) ve okside şekli (GSSG). Hücre sağlığı için GSH:GSSG oranının yüksek olması çok önemlidir. Bu denge, glutatyon redüktaz gibi enzimler aracılığıyla sürekli korunur.

Hücresel Görevleri: Sadece Antioksidan Değil Hastalık Koruyucu

Glutatyon, hücre bölünmesi ve DNA sentezi gibi temel süreçlerde rol oynar. Örneğin, insan T lenfositlerinin uyarıldığında DNA çoğalmasını düzenlediği bilinmektedir.

Ayrıca, sinyal yolaklarının düzenlenmesi, protein ve gen ifadesi, hücre çoğalması ve programlanmış hücre ölümü (apoptoz) üzerinde etkilidir. Bu da kanser üzerinde etkili olabileceğini gösterir.

Plazma ve dokulardaki glutatyon seviyelerindeki düşüş yaşlanma ve hastalıkla ilişkilendirilmiştir. Glutatyon eksikliği özellikle Alzheimer, Parkinson gibi nörodejeneratif bozukluklar, akciğer hastalıkları, bağışıklık bozuklukları, kardiyovasküler hastalıklar ve kronik geriatrik durumlarla bağlantılıdır.

Detoksifikasyon (Toksinleri Arındırma) Etkisi

Glutatyon, toksik yabancı maddelerin (xenobiotics) ve reaktif moleküllerin hücreden atılımında etkilidir. Glutatyon S-transferaz (GST) enzimleri bu toksik bileşiklere bağlanarak detoksifikasyona katkıda bulunur.

Glutatyon Hangi Besinlerde Doğal Olarak Bulunur?

Glutatyon, hem doğrudan besin yoluyla alınabilir hem de vücudun kendi üretimini destekleyen besinlerle arttırılabilir. Hem glutatyon içeren hem de üretimini destekleyen faydalı kaynaklar:

Doğrudan Glutatyon İçeren Besinler

Avokado, çilek, limon, domates gibi bitkisel kaynaklar  glutatyon içerir. Örneğin; avokado 15.5 mg/100 g, çilek 11.6 mg/100 g, limon 10.5 mg/100 g ve domates 1.5 mg/100 g oranında glutatyon içerir.

Örneğin: kuşkonmaz, ıspanakta da fazla miktarda glutatyon bulunur. Ayrıca salatalık, greyfurt, yeşil fasulye, papaya, çilek ve domates gibi diğer besinlerde de anlamlı miktarlar mevcuttur.

Glutatyon Üretimini Destekleyen Besinler

Kükürt içeren besinler: Mantarlar, et, yumurta, balık, soğan, sarımsak, brokoli, lahana gibi besinler; glutatyonun yapı taşlarından olan kysteini sağlar ve böylece endojen glutatyon üretimini destekler.

Selenyum bakımından zengin besinler (örneğin balık, organ etleri, Brezilya fıstığı), glutatyon üretiminde kofaktör görevi görür.

Omega-3 yağ asitleri: Özellikle somon gibi yağlı balıklar, glutatyon seviyelerini olumlu yönde etkileyebilir. Gebe kadınlarda haftada iki porsiyon somon tüketimi glutatyon düzeylerini artırmıştır.

Vitaminler: Riboflavin (B2), vücutta okside glutatyonun indirgenmiş forma dönüşümünü sağlayan glutatyon redüktaz enzimi için gereklidir. Ayrıca pantotenik asit (B5) ve B12 vitamini de glutatyon metabolizmasına destek olabilir.

Not: Taze ve dondurulmuş sebze- meyveler işlenmiş veya konserve besinlere göre daha yüksek glutatyon içerir.

Glutatyon takviyesi

Resmi olarak belirlenmiş bir günlük glutatyon alımı yoktur; ancak, ilaçlarda veya sağlık fonksiyonel gıdalarında bir bileşen olarak kullanıldığında, yaklaşık 50-500 mg’lık günlük dozlar yaygın olarak kullanılır. Birkaç klinik çalışma, günlük 250-1000 mg alımının önemli faydalarının olabileceğini göstermiştir. Ayrıca, 1, 3 ve 6 ay boyunca oral glutatyon takviyeleri (250 ve 1000 mg/gün) uygulayan son klinik çalışmalar, kan glutatyon seviyelerinde doz ve zamana bağlı artışlar göstermiştir. Özellikle, 6 ay boyunca 1000 mg/gün ile uzun süreli takviye; plazma, kırmızı kan hücreleri ve oral hücrelerde ciddi bir yan etkisi olmadan glutatyon seviyelerini arttırmıştır. Anca; halsizlik, cilt kuruluğu ve ciltte kızarma gibi küçük yan etkiler bildirilmiştir. Aşırı tüketilen glutatyon idrar yoluyla vücuttan atılır.

Sonuç: Küçük ama Etkili Bir Molekül

Kısacası, glutatyon; hücre içi dengenin korunmasında, DNA’dan protein sentezine, detoksifikasyondan bağışıklık sistemine kadar birçok hayati süreçte kritik rol oynar. Küçük boyutuna rağmen, sağlıklı kalmanın anahtarlarından biridir.

KAYNAKÇA

Turkiye Klinikleri J Med Sci. 1995;15(4):214-8

doi: 10.1016/j.mam.2008.08.006

https://doi.org/10.3390/molecules28031447

https://doi.org/10.1093/jn/134.3.489

https://books.google.com.tr/books?id=-owFEQAAQBAJ&lpg=PA107&ots=9Kb-0Jij0K&dq=glutatyon%20takviyeleri&lr&hl=tr&pg=PP2#v=onepage&q=glutatyon%20takviyeleri&f=false

doi: 10.20463/pan.2023.0027

https://doi.org/10.3390/nu11092073

https://doi.org/10.1093/jn/134.3.489

doi: 10.3390/nu11092073

https://www.healthline.com/nutrition/how-to-increase-glutathione

Merve Kuşcu

No Comments

Sorry, the comment form is closed at this time.